25 Nisan 2015 Cumartesi

Hadi "Hayır"lısı...

Merhabalar... Uzun süredir yazmadığımın farkındayım ama büyük işlerle uğraşıyordum emin olabilirsiniz. Yemek yemek, çay içmek ve dizi izlemenin dışında kendime "Hayır" demeyi öğretiyordum mesela. Biraz geç olsa da öğrenebildim birkaç bir şey.

Malum satıcılar, pazarlamacılar çevremizde. Sokakta yakalayamasalar cep telefonundan musallat oluyorlar. Özellikle telefonla pazarlama yapanlara çok sinir oluyorum. Öncelikle sokakta yakalayanlardan başlayacağım.

Geçenlerde bir parfümeri mağazasına girdim, tek amacım saç kremi almaktı. Saç ürünleri satan reyona yöneldim ve bir görevliye saç kremi önerisini sorayım dedim. Sormaz olaydım. Başladı anlatmaya, yok efendim şu marka çok iyiymiş, uzmanlar ve kuaförler öneriyormuş, alırsam bir de şampuanını almam gerekirmiş. İkisi birlikte mükemmel etki yaratırmış. Derken yeni çıkan kuru şampuan ürününü tanıtmaya başladı falan. Baktım susmuyor ve almazsam devam edecek, ben de aldım ne verdiyse. Çok konuşan insanlara sinir olurum ama susmaları için de dediklerini yapıyorum galiba.

Bu aralar bir de telefondan sürekli bankalar, Türk Telekom, Turkcell vs. bana sarmış durumda. Bir yerlerde "Aha bu kız her şeyi satın alıyor, bunu arayın" diye reklamımı mı yapıyorlar merak ediyorum cidden. Yine geçen gün beni bir banka aradı, adını vermeyeyim. Yeni bir kredi kartları çıkmış da alırsam sürekli hediyeler gelecekmiş. Tatil hediyesi (iş yerimden de izin alıyor mu diye soramadım), alışverişte indirim vs. Ücreti ne kadar dedim, 75 dolar dedi. "Kalsın, istemiyorum" dedim. Neden istemediğimi sordu, ücretinden dolayı dedim. Adam hiç oralı olmadı ve devam etti "Ama işte efendim ücretini bu indirimlerle kaç kat katlayacaksınız" falan filan hala anlatıyor. Ben de "İyi tamam düşünürüm ama şimdi onaylamıyorum" dedim. Bana kartı illa gönderecekmiş, ben de okuyup öyle kararımı verecekmişim. Sussun diye yine tamam dedim.

Bugün de Türk Telekom'dan aradılar. Kullanmadığım ev telefonuma 500 dakika hediye vereceklermiş. Nasıl da mutlu oldum! Kadını bozmamak için sonuna kadar dinledim, sonuçta o da işini yapıyor. 1 yıl taahhüt verecekmişim, onlar da 500 dakika hediye edeceklermiş. Kadına ev telefonum bile olmadığını, internetten yararlanmak için bir hat bağlattığımı, cep telefonumun her şeye yettiğini ve uzun uzun istemediğimi anlattım. Kadın vazgeçmedi, ailem yararlanırmış(ailem kaç yüz km uzakta diyemedim) da sabahtan akşama çok ucuzmuş da bilmem ne devam etti. Şimdi sadece onayladığımı söylemem gerekiyormuş. Ben de "Onaylamıyorum, istemiyorum" dedim yine. "Neden hanımefendi?" diye soruyor. O an haykırasım geldi ama kendimi tuttum tabi. "Telefonum bile olmadığından olabilir mi?" dedim. Kadın da cevap olarak "Alabilirsiniz ama çok avantajlı" dediği anda telefonu yüzüne kapattım. Az daha olmayan telefonuma hediye kazanıyordum.

Bugün herhalde hayır demeyi öğrendim. Umarım özel hayatımda da demeye başlarım. "Hayır"lısı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder